
Sevgilim,
Vakitsiz bir akşamüstü kapıldım rüzgârına
Dağıttı saçlarını rüzgar, oynadı seninle, uçurtmayı arkadaş sanan çocuklar.
Ve sen güldün.
can verdin canından öteye.
Hayat verdin ağaçlara, sararan yapraklara, bastığım bu topraklara.
Güneşin kızıllığını kaybeden umutsuz karanlıklara bile ışık oldun.
Sevgilim,
Dursun zaman yağsın yağmurlar koşuştursun çocuklar,
Islansın saçların,
siper et gözlerini uzaktaki adamın gölgesine.
Ve hiç dinmeyecek bir yağmur gibi ıslat bedenimi.
Sırılsıklam olayım, hayat bulayım nedensiz.
Uzasın ömrüm.
Sevgilim,
Karanlık! Her yer karanlık.
Ağır geldi Can’ım bedenime
Kana susamış, dişleri sökülmüş bir vampir gibi.
Güneşi, yağmuru özlüyorum şimdi.
Aydınlatmıyor gözlerimi güneş
Islatmıyor bedenimi yağmur.
Sırılsıklam düşler ve ağlayan gözler geride kalan.
Yoksa uçurtmanın ipi mi koptu
Ya da ben mi büyüdüm !