
Gürleyip yağarken ‘Kocakarının‘ öfkesi
Üflendi Sur sağır eden uğultusuyla
Ve Kuruldu Sırat on bir şehrin üzerine
Kıyamet koptu kopacak değil tam da içindeyiz
Yapraklar dökülmeye başladı şafağın ilk adımlarında
Sarı, yeşil hatta tomurcuklanmamış yapraklar
Nasılda düşüyor dakikalar içinde
Birer, beşer, biner biner
Sallandıkça dalına tutunamayanlar
Yaprak mezarlığıdır buralarda beton altları artık
Birikimlerimizin altında kalanlar da
Dudak kenarında sabitlemiş mimikler
Kolonlara yapışmış donuk imgelerdi insan eliyle çalınan
Pek bi kolay olurdu düşenler yaprak olsa,
Bir dakikalık çalakalem hayatlarla
Tek nefeslik hikâyeler olmasa
Ağzımızdaki acının tadı nikotinin değil
Acısıydı gömülme şansı olmayan kayıplarımızın
Yüzümüze vuran Kekremsi buruşukluksa
Yitirdiğimiz anıların eksik kalmışlığıydı
Mademki gözden ırak olunca katlanır insan acıya
Demir pençeler yüklenmeye başlasın çöküntüleri
Silsin o görkemli medeniyetinizin ayak izlerini
Karton kutulara, PVC kabinlere havale etsin yaşamı
Adı yasamak olsun bundan böyle Vakit doldurmanın
Çaresizliği eli bağrında sessizce ağlamanın
Bak, gözyaşları doldurdu mazgalları gidenlerin ardından
Bir de aralıksız yağmur başladı düşenlerin üstüne
Candır savulan dere yataklarında
Mekanik ahtapotlar toplamaya çalışsa da savrulanları
Su hayatın değil ölümün kaynağı oluveriyor
Karaborsa ranta kurban şehirlerde
Balçığa bulanıyor yokluğun elinde tüm yüzler
Utanıyoruz asrın aymazlığına
Yüreğine sağlık dostum 11 ilimizin hepimizin acısını dile getirmişsin
Kutluyorum seni başarılarının devamını dilerim.
çok tesekkür ederim
Hocam şahane bir şiir ile yine bizlerlesiniz özledik şiirlerinizi muhteşem olmuş yine devamını heycanla beklemekteyiz 😇🙃
çok teşekkür ederim
Emeğinize sağlık hocam. Yürekteki acıların kalemi olmuş kelimeleriniz . Kaleminize ve yüreğinize sağlık hocam.bi sonraki şiirinizi heycanla bekliyoruz.
çok teşekkür ederim hocam:)